13 Mart 2013 Çarşamba

Otel yemekleriyle geçti bir ömür

OTEL YEMEKLERİYLE GEÇTİ BiR ÖMÜR.
İşim gereği neredeyse ömrümün yarısı seyahatle geçiyor.  Bu  hayatımın büyük çoğunluğunda otellerde yemek yiyorum demek.  Bu da açık büfeler,  atıştırmalıklar ve oda servisi ile benim  aramda  gayet iyi ilişkiler var demek.
Otel yemeği deyince herkesin aklına tepelemesine doldurulan tabaklardan tıka basa yenen öğünler gelebilir. Amatör tatilciler için bu doğrudur . Hatta tatil sonunda birkaç kilo fazlayla dönülür.
İş seyahati ise farklıdır. En güzel otellerde herkes tatil yaparken siz çalışacağınız için yediklerimize de dikkat etmek gerek. 
Ee bizde bünye kilo almaya müsait.  Kendimi bu kadar lezzetli çeşit arasından seçim yapmaya  mecbur hissediyorum.  Bu çukulata dükkanındaki çocuğun ruh haliyle aynı inanın.
Uzun süreli otel konaklamalardan sonra artık mutfağın müşteri için  ne kadar önemli olduğunu anlıyorsunuz. Yemeğinin kötülüğünden dolayı sadece oda. servisi aldığımız çok otel vardır.
Ya da mutfağını çok beğendiğimiz için özel olarak seçtiğimiz...Hatta öyle ki  özel lezzetinden şefini hatırladığım yemekler bile oluştu beynimde:)
Otel restaurantları sadece karın doyurulan yerler değil, ayni zamanda bir otelin kimliğini belirleyen en önemli parçalarından birisidir. Konuklara karşı oteli rezil de edebilir vezir de...seyahatinizi tuvalette bile tamamlayabilirsiniz.
Sözün kısası keyifli geçen zamanın yollarından biri de mideden geçiyor. Değerli şeflerimize teşekkürler otellerde geçen kısacık zamanlarımızı zevkli kıldıkları için.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder